Translations for „güvensizlik“ in the Turkish » German Dictionary

güvensizlik <-ği> N

1. güvensizlik:

güvensizlik

Misstrauen nt

2. güvensizlik:

güvensizlik

Unsicherheit f

3. güvensizlik:

güvensizlik

Unzuverlässigkeit f

Phrases:

güvensizlik

Unglaubwürdigkeit f

güvensizlik oyu

Misstrauensvotum nt

Usage examples with güvensizlik

güvensizlik oyu

Misstrauensvotum nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Ayrıca ulusal savunmadan sorumlu olup, meclise karşı sorumludur ve meclis tarafından güvensizlik oyu ile düşürülebilir.

tr.wikipedia.org

Yüksek şiddette silahlı çatışma ve güvensizlik, ülkenin kalkınması üzerinde yıkıcı etkiye sahiptir; ekonomik büyümeyi etkiler ve çoğunlukla nesiller boyu sürebilen haksızlıklar yaratır.

tr.wikipedia.org

Diğer yandan da insanlara, hükümetlere karşı içinde öfke ve güvensizlik taşımaktadır.

tr.wikipedia.org

Bu faktörler, sonuç olarak ilave bir sorun olarak kamu güvensizliğini getirdi.

tr.wikipedia.org

Mirabeau kontuna olan güvensizliği, kralın, onun tavsiyelerini dinlemesine engel oldu.

tr.wikipedia.org

Dıştan gelen bu baskıyla birlikte artan nüfus oranında iç güvensizliğin de etkisiyle üretimde artış olmamıştır.

tr.wikipedia.org

Bu tip teoriler hekimlere karşı duyulan korku, modern bilime karşı olan güvensizlik ve fakirlerin zenginler tarafından sömürülmesi gibi o dönemde oluşmuş kültürel algılamalardan kaynaklanmıştır.

tr.wikipedia.org

Bunun nedeni yapılacak suiistimallere ve güvensizliğe engel olmaktır.

tr.wikipedia.org

Okul notlarının düşük olmasından dolayı yöneticide güvensizlik oluştu ve onu almak istemedi.

tr.wikipedia.org

Parlamento ile ordu arasında bu aşamada güvensizlik ortaya çıkmaya başladı.

tr.wikipedia.org