German » Turkish

Translations for „gerçeğin“ in the German » Turkish Dictionary

(Go to Turkish » German)
gerçeğin yarısı

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Buna göre bilgi, çeşitli önermeler ve çıkarsamalarla, tanrısal gerçeğin ortaya konulmasından ve yansıtılmasından, kanıtlanmasından başka bir şey değildir.
tr.wikipedia.org
Güçlü bir münzevi yaşam gücü ve karşı direnç ile gerçeğin karşısında yaşanılabilir.
tr.wikipedia.org
Bu gerçeğin hukuki yorum ve değerlendirmesi ise yargı faaliyeti çerçevesinde soruşturma ve kovuşturma makamlarının görev ve yetkisidir.
tr.wikipedia.org
Ben de efendim olan yüce sultanı, gerçeğin ve adaletin sopasıyla yönetiyorum. dedi.
tr.wikipedia.org
Bunlar 'gerçeğin' 'sembolik' tercümeleri, tanım ile tam olarak anlaşılamayacak 'her şey olmayan'ı anlamak için dili kullanma yollarıdır.
tr.wikipedia.org
Başka bir ifadeyle, liberalizmin bireyciliği onun toplumsal olanın varlığını reddettiği anlamına gelmez; yalnızca toplumsal gerçeğin bireysel elementleriyle açıklanabileceğini söyler.
tr.wikipedia.org
Daha sonra ise İngiliz örfî hukukunda "bir gerçeğin kanıtlanma yükümlülüğü kişi merkezlidir" biçimiyle kullanılmıştır.
tr.wikipedia.org
Gerçeğin peşinde olan ve inancından taviz vermeden bu zamana kadar gelen profesör için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
tr.wikipedia.org
Bu olayın vicdansız bir kumpas olduğunu ve gerçeğin çok kısa bir süre içerisinde ortaya çıkacağını ifade etti.
tr.wikipedia.org
Maddeciler de mutlağın yani insan düşüncesinin uğraştığı ilk ve son gerçeğin, doğanın üstünde değil, doğanın içinde olduğunu söylemesine ilgi duydular.
tr.wikipedia.org

Would you like to add a word, a phrase or a translation?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe