Translations for „gezinti“ in the Turkish » German Dictionary

gezinti N

1. gezinti:

gezinti

Spaziergang m

gezinti

Bummel m

2. gezinti:

gezinti

Wanderung f

gezinti yeri

Promenade f

gezinti yapmak

eine Wanderung machen (schlendern)

gezinti yapmak

bummeln

Usage examples with gezinti

gezinti yeri

Promenade f

gezinti yapmak

eine Wanderung machen (schlendern)

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Animasyon karakterlerin de dahil olduğu bu gezintide müzik ve danslar eşliğinde rengarenk bir dünyada eğlenirler.

tr.wikipedia.org

Parkta; piknik yapma, kamp yapma, tekne gezintisi, balık tutma, su kayağı, yengeç avlama gibi etkinlikler yapılabilmektedir.

tr.wikipedia.org

Leonarda evlenir ancak geceleri sürekli atıyla gezintiye çıkar, sevgilisinin evinin yakınlarında dolaşır ve karısının sorularına da cevap vermez.

tr.wikipedia.org

Geniş bir bölgede şişirme botlarla gezinti yapmak mümkündür.

tr.wikipedia.org

Köprüyü öyle bir yere yapmalıdır ki akşamüstü kendi şatosundan yürüyüşe başlamalı ve gezintisini handa tamamlayarak zaferini kutlamalıdır.

tr.wikipedia.org

Caddenin iki yanında gezinti yolları ve dükkânlar vardır.

tr.wikipedia.org

Kitap raflarının tepelerine tırmanıp uyumayı, kitap okuyanlar okudukları kitaba daldıklarında aniden kucaklarına atlamayı ve kitap arabası ile gezintilere çıkmayı da çok sevmektedir.

tr.wikipedia.org

Buradan temeli küçük taşlarla döşenmiş ahşap bir yapıdan geçilerek tahta destekler üzerinde yer alan sur duvarının gezinti yoluna ulaşılmaktaydı.

tr.wikipedia.org

Zeminden 21 m. yükseklikteki yuvarlak kulesinin üzerinde iki ayrı kat halinde etrafı parmaklıklı gezinti yeri bulunmaktadır.

tr.wikipedia.org

Güneşli bir yaz günü gezinti yeri olan bahçe yürüyüş yapanlarla doludur.

tr.wikipedia.org