Translations for „küskünlük“ in the Turkish » German Dictionary

küskünlük <-ğü> N

1. küskünlük:

küskünlük

Schmollen nt

2. küskünlük:

küskünlük

Enttäuschung f

3. küskünlük:

küskünlük

Verkümmerung f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Beşiktaş'a karşı bir küskünlüğüm yok.

tr.wikipedia.org

Ancak, iki ülke arasındaki küskünlük ve gerginlik hiçbir zaman tamamen giderilemedi.

tr.wikipedia.org

Ahmet ölümü ile kendisine padişahlık verilmemesi dolayısıyla olan küskünlüğü giderildi.

tr.wikipedia.org

Yazdıklarının fazla ilgi görmemesi yüzünden küskünlük ve kırgınlık duyuyordu.

tr.wikipedia.org

Denizle baş başa kaldığı bu moladan sonra küskünlüğünü yenip atölyesine döndü ve sanatını sürdürdü.

tr.wikipedia.org

Sahnede, bombalanmış bitişik iki evde yaşayan ailelerin umutları, umutsuzlukları, yaşama olan küskünlükleri, ama tüm bunların yanı sıra da ayakta kalmak için olan çaba ve dirençleri anlatılır.

tr.wikipedia.org

El ele verip tüm küskünlükleri geride bırakır iki kardeş.

tr.wikipedia.org