Translations for „kiliseye“ in the German » Turkish Dictionary

kirchlich

kiliseye ait

Kirchenbesuch m

kiliseye gitme

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Batı duvarındaki yılanların saldırısına uğramış dört çıplak günahkar kadınla ilgili sahneden dolayı kiliseye bu ad verilmiştir.

tr.wikipedia.org

Zangoç birbiriyle alay edip gülüşen çocuk korosu üyelerinden oluşan bir kalabalıkla kiliseye girer.

tr.wikipedia.org

Sayısal sisteme geçerken bütün bu defterleri bir araya getirmek yerine, ulusal nüfus kayıtlarının bir kopyasından kiliseye üye olmadıkları farz edilenlerin ayıklanması yolu seçildi.

tr.wikipedia.org

O inekleri otlatmak için dışarı çıkarırken köydeki diğer insanlar da günlerden pazar olduğu için kiliseye giderler.

tr.wikipedia.org

Genel nüfus içerisinde her ülkede giderek düşmekte olan kiliseye bağlılık durumunun yanında sayıları giderek artan ateist ya da agnostik bir grup oluşmaktadır.

tr.wikipedia.org

Kanımca bunun açıklaması, biz katolikler olarak org müziğinin tatlı seslerinin sadece zevkli değil, iyi bir kulağın gelişmesine de yardımcı olduğu kiliseye gitmemizde aranmalıdır...

tr.wikipedia.org

Harap durumdaki bir kiliseye girerek elindeki figürü orada sergilemek istese de, bir yatakta isa heykeliyle uyuyan kilisenin rahibi buna şiddetle karşı çıkarak onu dışarı attırır.

tr.wikipedia.org

Almanya'da yönetim gideri kesintisinin kiliseye ödenmesi ve vaazların İsveç parlamentosu tarafından organize edilmesi örneği gösterilmektedir.

tr.wikipedia.org

Film evsiz bir adamın kiliseye bağışlamak için 200 frank kazanmaya çalışmasını konu edindi.

tr.wikipedia.org

Katoliklerde kendini kiliseye adayan bazı din adamları "bakirlik/bekaret yemini" ederler.

tr.wikipedia.org