Translations for „layık“ in the Turkish » German Dictionary

layık <-ğı> ADJ

1. layık:

layık -e

geeignet für etw

Phrases:

layık -e

würdig einer Sache

birini bir şeye layık görmek

jdn für etw geeignet halten

layık olmak

wert sein

layık olmak -e

verdienen etw

Usage examples with layık

layık olmak

wert sein

layık olmak -e

verdienen etw

birini bir şeye layık görmek

jdn für etw geeignet halten

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Eğer krallığa layık bulunursa, augur tanrıların olumlu işaretler verdiğini ilan eder ve bu kralın rahip yönünün tasdik edilmesi anlamına gelirdi.

tr.wikipedia.org

Sırf ona layık görünmek için bizim de tanrı olmamız gerekmez mi?

tr.wikipedia.org

Bir taraftan yaşadığı zaman karışıklıkları, diğer taraftan şairin sağırlığı ve hatta avare hayat görüşü layık olduğu hayat düzeyine erişememesine neden olmuştur.

tr.wikipedia.org

Sarp her ne kadar zengin, kültürlü ve büyük kızına layık bir damat adayı gibi görünse de aslında batmak üzeredir.

tr.wikipedia.org

Kelman roman ve öykülerinde toplumun dışlanmaya en müsait, başarısızlığa en layık görülen insanlarını anlatır.

tr.wikipedia.org

Mourou ile beraber kısa atım yükseltmesi adında, lazerle oldukça yüksek şiddette çok küçük atımlar üretebilen bir teknik geliştirdikleri için ödüle layık görüldüler.

tr.wikipedia.org

Ve lions opera 2013 ödüllerinde yılın opera rejisörü ödülüne layık görüldü.

tr.wikipedia.org

Engellilerin sorunlarına yönelik etkin çalışmaları sebebiyle çok sayıda başarı ödülüne layık görüldü.

tr.wikipedia.org

Bu hamiyetiniz, devletin şanına layık olacaktır.” satırlarını bildirir.

tr.wikipedia.org

Seri, eleştirel övgülere layık görülmüş ve içinde, tüm zamanların en iyi korku oyunları arasında değerlendirilen üyelere sahip olmuştur.

tr.wikipedia.org