Translations for „müstakbel“ in the Turkish » German Dictionary

müstakbel ADJ

müstakbel

zukünftig

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Evlenme akdi ancak müstakbel eşlerin serbest ve tam rızasıyla yapılır.

tr.wikipedia.org

Bu konuda çalışmalar devam ederken üniversitenin müstakbel arazisi üzerinde çevre düzenlemesi yapılıyordu.

tr.wikipedia.org

Annesinin kendisine bulduğu kız arkadaşları (müstakbel eş adayları) da yine sahte intihar gösterileriyle evden kaçırır.

tr.wikipedia.org

Ted üniversitedeki mimarlık bölümündeki öğretim üyeliğine, müstakbel karısının da içerisinde bulunduğu bir amfide, ancak yanlışlıkla tamamen ekonomi öğrencileri ile dolu bir sınıfta başlar.

tr.wikipedia.org

Kararı, kızının cesaretsizliği olduğunu düşündüğü için onu evlatlıktan reddetmekle tehdit eden ve müstakbel damadıyla geldiğinde onunla konuşmamasını emreden annesinin iradesine karşı verildi.

tr.wikipedia.org

Müstakbel şampiyonların başvuru için yirmi dört saatleri var.

tr.wikipedia.org

Trump aynı akşam annesine müstakbel eşiyle tanıştığını söyledi.

tr.wikipedia.org

Ortaçağ kaynakları, müstakbel eşi ile görüşürken esir alındığını, öldürülmesinin ardından gömüldüğünü belirtmektedir.

tr.wikipedia.org

Bu karakterler sonradan ana karakterimize karşı yumuşayıp açılabilir, hatta karakterimizin müstakbel eşi bile olabilirler.

tr.wikipedia.org