Translations for „müstesna“ in the Turkish » German Dictionary

I . müstesna N

müstesna

Ausnahme f

II . müstesna ADJ

müstesna

außergewöhnlich

müstesna durum

Sonderfall m

müstesna olarak

ausnahmsweise

Usage examples with müstesna

müstesna olarak

ausnahmsweise

müstesna durum

Sonderfall m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Hitaplarında mevki ve memuriyet adları müstesna, mektup yazdığı kişinin aklına, inancına ve yaptığı iyi işlere göre kendisine hangi hitap tarzı yakışıyorsa o sözlerle ve o vasıflarla hitap etmiştir.

tr.wikipedia.org

O’nun ilminden hiçbir şeyi -dilediği müstesna- kimse bilgisi içine sığdıramaz.

tr.wikipedia.org

Mehmed’in av partilerinden önce padişaha verdiği tüyolarla saray erkânının gözünde müstesna bir yer edindi.

tr.wikipedia.org

Abdera, müstesna bir zekâya sahip, devasa atlarıyla da tanınmıştı.

tr.wikipedia.org

Bu nedenle kitabın müstesna ve umde olduğu söylenebilir.

tr.wikipedia.org

Savaşta, önemli görevlerin yapılmasında müstesna başarı göstermiş olanlara, barışta ise hizmetteki başarıları kendisinden beklenenlerin üstünde olanlara verilir.

tr.wikipedia.org

Sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar, bir de -yolcu olmanız durumu müstesna- cünüp iken yıkanıncaya kadar namaza yaklaşmayın.

tr.wikipedia.org

Eser özellikle güneydoğu slav halklarının orta çağ tarihini aydınlatması sebebiyle müstesna bir yere sahiptir.

tr.wikipedia.org

Sen de büyük adamların daha gençliklerinde gösterdikleri müstesna kabiliyet ve zeka emareleri görmekteyim.

tr.wikipedia.org

Gelibolu harekâtına gönderilen İngiliz donanması, birkaçı müstesna eski tip savaş gemilerinden oluşuyordu.

tr.wikipedia.org