Translations for „mahsul“ in the Turkish » German Dictionary

mahsul <-lü> N

1. mahsul:

mahsul

Ernte f

2. mahsul:

mahsul

Produkt nt

mahsul

Erzeugnis nt

3. mahsul:

mahsul

Ertrag m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bazı meyve yetiştiricileri mahsullerinin% 90'ından fazlasını kaybetmiştir.

tr.wikipedia.org

Genelde kırmızı et, taze balık veya herhangi bir deniz mahsulüyle geçiştirilen akşam yemeğinde sebze ağırlıklı yemekler veya sandviç tarzı atıştırmalıklar da tercih edilebilir.

tr.wikipedia.org

Bazı diğer mahsuller, bitki başına daha yüksek verim üretecek veya büyümek için daha az toprağa ihtiyaç duyacakları şekilde değiştirilmiştir.

tr.wikipedia.org

Stoner aeroponik donanımı, arayüzleri, biyokontrolleri ve ticari aeroponik mahsul üretimi için bileşenleri araştıran ve geliştiren çok sayıda şirkete gitti.

tr.wikipedia.org

Mahsul, özellikle soğan sineği, soğan yılanbalığı ve çürümeye neden olabilecek çeşitli mantarlar olmak üzere bir dizi zararlı ve hastalık tarafından saldırıya eğilimlidir.

tr.wikipedia.org

Sulamanın ayrıca dona karşı koruma, tahıl tarlalarındaki yabani otların büyümesini baskılaması ve toprak konsolidasyonu önleme dahil olmak üzere mahsul üretiminde başka kullanımları da vardır.

tr.wikipedia.org

Grönland'daki İskandinav kolonileri 15. yüzyılın başlarında açlıktan öldü ve yok oldu, çünkü mahsuller başarısız oldu ve çiftlik hayvanları giderek sertleşen kışlar boyunca yaşatılamadı.

tr.wikipedia.org

Tarımsal üretim artarken, bir mahsul üretmek için enerji tüketimi de daha büyük bir oranda artmış, böylece üretilen mahsullerin enerji girdisine oranı zaman içinde azalmıştır.

tr.wikipedia.org

Tarımsal kimya genellikle toprağın verimliliğini korumayı veya arttırmayı, tarımsal verimi korumayı veya iyileştirmeyi ve mahsulün kalitesini artırmayı amaçlar.

tr.wikipedia.org

Başta üzüm ve zeytin olmak üzere aynı mahsuller tarlalarda yetiştirilmektedir.

tr.wikipedia.org