Translations for „sıkıştırılmış“ in the Turkish » German Dictionary

sıkıştırılmış A. IT

sıkıştırılmış

komprimiert

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Sıkıştırılmış hava ile çalışmaları suda hareketleri sırasında arkalarından hava kabarcıkları oluşturur.

tr.wikipedia.org

Kısa, sağlam bacakları, uzun, yanal olarak sıkıştırılmış pençeleri ve uzun, gür kuyruğu, onun ağaçta yaşayan bir dört ayaklı memeli olduğunu gösterir.

tr.wikipedia.org

Fiziksel cisim, fiziksel nesne veya fiziksel obje, 3 boyutlu uzayda dönme veya çevirme hareketiyle hareket etmek için daha fazla veya az sıkıştırılmış maddenin toplamı.

tr.wikipedia.org

Bu da uyum durumunun ışığın elektromanyetik alanların dalgaları klasik şekilde açıklamayla tamamen anlaşılamayacağı fark edilince, lazer ışığı, termal ışık ve egzotik sıkıştırılmış haller vs.

tr.wikipedia.org

Bu marş motorunda kullanılan gaz ya sıkıştırılmış havadır ya da katı itici kartuştandır.

tr.wikipedia.org

Benzin, mazot, sıvılaştırılmış doğalgaz, sıkıştırılmış doğalgaz ile çalışan otobüslerin yerini almakdadır.

tr.wikipedia.org

Soğuk sıkıştırılmış seramik tozun yüksek sıcaklıkta ısıl işlemi (sinterleme) seramik üretimi için yaygın bir yöntemdir.

tr.wikipedia.org

Sıkıştırılmış ince tortular, rüzgar ve su erozyonuna direnen pürüzsüz bir plaj yüzeyi oluşturacaktır.

tr.wikipedia.org

Arşiv harici bir programla sıkıştırılmış ise, sıkıştırma programı dosya sonuna kendi uzantısını ekler.

tr.wikipedia.org

Gomalak cilanın, sıkıştırılmış pamuk yumağına damlatılması ve hızlı, dairesel ritmik hareketle parça üzerinde cila kuruyana kadar cilalamanın devam ettirilmesi gerekir.

tr.wikipedia.org