Translations for „telaşlı“ in the Turkish » German Dictionary

telaşlı ADJ

1. telaşlı:

telaşlı

aufgeregt

2. telaşlı:

telaşlı

hektisch

3. telaşlı:

telaşlı

beunruhigt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Koninin tepesinde, 5 telaşlı halka kıçlı 500 metrelik bir krater var.

tr.wikipedia.org

Son 5 dakikaya 70-68 önde giren sarı-lacivertliler telaşlı hücumlardan boş dönünce 74-72 yenilerek fırtınalı sezonu şampiyonluk iddiasından uzak tamamladı.

tr.wikipedia.org

Sonraki spot grafik-tepesi single ve albüm izledi kayıtları, fotoğraf çekimleri, röportajlar ve televizyon yayınları telaşlı bir zamanlama ile geldi.

tr.wikipedia.org

Bu ağzı kalabalık, telaşlı ve sinirli adamın en belirgin özelliği bağnaz hattâ düpedüz ırkçı olmasıdır.

tr.wikipedia.org

Köpek yılında doğanlar inanç sistemine göre sadık, dürüst, özverili, telaşlı, bağımsız ve vicdanlı kişiler olarak kabul edilir.

tr.wikipedia.org

Cengiz telaşlıdır çünkü, iki karısı daha vardır.

tr.wikipedia.org

Dizide; biri evli, üç kızı ve bir oğlu olan anne ile babanın neşeli ve telaşlı yaşamı, komşuları ve akrabalarıyla olan ilişkileri anlatılmıştır.

tr.wikipedia.org