Translations for „tutucu“ in the Turkish » German Dictionary

tutucu ADJ

tutucu

konservativ

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Fakat tutucu ve içki içmeyen ailesiyle epey sorunlar yaşadı.

tr.wikipedia.org

Katlanır panolar ayrıca mevcut fazladan boşluk nedeniyle ek faydalar sağlayarak, kalem tutucuların ve saklama için ceplerin kullanılmasına izin verir.

tr.wikipedia.org

Grup, ilk yıllarında çoğunlukla tutucu eleştirmenlerce, sonraki yıllarda da parti politikacılarınca, politik odaklı yoğun karşı çıkışlara ya da saldırılara maruz kalmıştır.

tr.wikipedia.org

Bu vuruşlar sırasında da tarafsız bölgeye sadece vurucu ya da eğer varsa tutucu girebilir.

tr.wikipedia.org

Bu da tutucu tepkilere kapıyı sonuna dek açacaktı.

tr.wikipedia.org

Bazı alternatif vakalar bu sorunu kendi ekran kalemi tutucularıyla çözdü.

tr.wikipedia.org

Yalnız Şahin'in bu projesi bazı tutucu aile üyelerinin tepkisini çekti.

tr.wikipedia.org

Orwell’in statükonun tutucu politik dayatmalarına karşı geldiği bilinse kamuoyunca bilinse de kendisi aile değerleri ve İngiliz kültür ve geleneklerine bağlı biriydi.

tr.wikipedia.org

Bu ligandlar, ki genelde organik bileşiklerdir, şelatör veya şelat ajanı olarak adlandırılır (diğer kullanılan terimler: şelant, çelatör, çelant, kıskaçlayıcı, iyon tutucu).

tr.wikipedia.org

Ordu, tutucu görüşlerini yaymak amacıyla askerler için siyasi eğitim kursları açtı.

tr.wikipedia.org