Translations for „varlıklı“ in the Turkish » German Dictionary

varlıklı ADJ

varlıklı

vermögend, reich

varlıklı

wohlhabend

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Seçime ayrıca faşist dönem öncesi iktidardaki varlıklı sınıfları temsil eden liberaller katılmaktaydı.

tr.wikipedia.org

Ashoka, bağışçılarının yardım vakıfları ve varlıklı bireyler olduğunu söylüyor.

tr.wikipedia.org

Bu sosyal sınıf gücü savaş atı edinmeye yeten ve "şövalye" ya da "süvari" olarak adlandırılan ve genellikle varlıklı kişilerden oluşurdu.

tr.wikipedia.org

Siyahiler yurttaş sayılmadıkları için kapsam dışıyken, varlıklı beyazlar ise ödeyecekleri ücret karşılığında bu görevden istisna olabiliyorlardı.

tr.wikipedia.org

Film varlıklı bir kızın yoksul bir gence aşık olmasını konu edindi.

tr.wikipedia.org

Gıda maddesi fazlası, tarımdaki çalışmaya katılmayan, ticaret ve zanaatla uğraşan varlıklı bir seçkin sınıfın ortaya çıkmasını sağlamıştır.

tr.wikipedia.org

Yaşlılığında varlıklı biriydi ve hala bir mimar olarak aktifti.

tr.wikipedia.org

Bu yapıtlar, bir kadın tarafından yazılması ve romantik ögeler içermesi nedeniyle saray çevresindeki varlıklı insanların dikkatini çekmiştir.

tr.wikipedia.org

Bu varlıklı sınıf, çeşitli yollarla karar mekanizmalarını ele geçirdi ve kendi toplumlarına politik yönden hakim oldular.

tr.wikipedia.org

Ele geçirdiği malikane ve tapınak mülklerinin çoğunu samurai'lere ve varlıklı çiftçilere dağıtarak onların bağlılığını kazandı.

tr.wikipedia.org