Translations for „verici“ in the Turkish » German Dictionary

verici N

verici

Sender m

Usage examples with verici

keyif verici

berauschend m

endişe verici

beängstigend

-den endişe verici

beunruhigend

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Orada kariyerine devam etti ve birçok heyecan verici projede çalıştı.

tr.wikipedia.org

Yayıncılıkta genellikle verici çıkışında bir elektronik filtre yer alır.

tr.wikipedia.org

Burada görev alan özel gereksinimli gençlerimizin başarısı gurur verici.

tr.wikipedia.org

Yani en üstün güçtür ve olası bir kriz anında karar verici ve belirleyici konumdadır.

tr.wikipedia.org

Coğrafik yapıyı da içeren jeopolitik yap›, karar vericilerin karşı karşıya oldukları politikaya ilişkin olanak ve sınırlamalar anlamına gelmektedir.

tr.wikipedia.org

Pinger balıkçılıkta liman yunusugiller gibi küçük balinaları ağlardan uzak tutmak için kullanılan bir akustik sinyal verici.

tr.wikipedia.org

Aşılar geliştirilme aşamasında olup bazıları umut verici sonuçlar göstermiştir.

tr.wikipedia.org

Bu tüpler genellikle yarı iletken döneminden önce radyo vericilerinde mikser (elektronik) olarak kullanılmak üzere geliştirilmişlerdir.

tr.wikipedia.org

Kayseri televizyon verici istasyonu merkez televizyon şebekesine katıldı.

tr.wikipedia.org

Farksal kriptoanaliz çok bilinen bir yöntem olduğundan dolayı, algoritma tasarımcıları tarafından endişe verici bir durum haline gelmiştir.

tr.wikipedia.org