Translations for „yüzey“ in the Turkish » German Dictionary

yüzey N

yüzey

Oberfläche f

yüzey ölçüsü

Flächenmaß nt

Usage examples with yüzey

yüzey ölçüsü

Flächenmaß nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kırılma kurallarına göre çok kırıcı ortamdan az kırıcı ortama geçen ışık, yüzey normalinden uzaklaşacak şekilde kırılır.

tr.wikipedia.org

Düşük atmosferik basınç, fırtına sistemleri ile ilişkilidir ve bu, yüzey deniz seviyesini artırma eğilimindedir; bu barometrik kurulum.

tr.wikipedia.org

Bu noktada yüzey kimyası uygun olan tanecikler, kabarcıklarla yüzeye taşınırken, kabarcıklara tutunamayan tanecikler, kolonun altına çöker.

tr.wikipedia.org

Kahverengi kokarcanın beslendiği meyvelerin dış yüzeyinde nekroz alanları veya çukurlu bölgeler oluşabileceği gibi, yapraklarda benekler ortaya çıkabilir.

tr.wikipedia.org

Kuyruğun üst yüzeyinde mor veya mavi tüyler bulunur.

tr.wikipedia.org

Bunun ardından reseptörler ya imha olur, ya da endositik döngü yoluyla hücre yüzeyine geri gider.

tr.wikipedia.org

Hatta çarpmanın olduğu yüzeye bağlı olarak hava aracının içindeki insanların yaralanmalarına da sebep olabilir.

tr.wikipedia.org

Sınırlarda 100'den fazla göl bulunur; ancak hiçbirinin yüzey alanı çok büyük değildir.

tr.wikipedia.org

Bağışıklığa işaret ettiği kabul edilen yüzey antijenine karşı antikoru bulunan bireylerde de hastalık nüksedebilir.

tr.wikipedia.org

Hava ile buharlaştırıcı yüzeyi arasındaki ısı geçişi, doğal ya da zorlanmış taşınım ile gerçekleşir.

tr.wikipedia.org