Translations for „ziyarete“ in the German » Turkish Dictionary

einen Besuch erwidern

ziyarete karşılık vermek

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Profesörü ziyarete gelince kızları görür ve bu durumdan çok hoşnut olur.

tr.wikipedia.org

Kubbe içerisi ziyarete açıktır ve yatay biçimde kubbe içini sararak yukarıya doğru dönen rampalar aracılığıyla zirveye çıkılabilmektedir.

tr.wikipedia.org

Pazartesi günleri hariç her gün ziyarete açık olan müzenin tam olarak aktif hale gelme çalışmaları hâlen devam etmektedir.

tr.wikipedia.org

Leonardo'ya büyük hayranlık duyan kral, sık sık ziyarete gelir ve sohbet ederdi.

tr.wikipedia.org

Arabistan'ın en uzak yerlerinden insanlar O'nu ziyarete gelirlerdi.

tr.wikipedia.org

Bina, 1984 yılında boşaltılmış, 1994 yılında il özel idaresinin maddi desteğiyle kaymakamlıkça tamir ve tadilatı yapılarak ziyarete açılmıştır.

tr.wikipedia.org

Bir oduncu (veya avcı) büyük anneyi ziyarete gelir; yatakta uyuyan kurdu görünce olanları anlar, kurdun karnını makasla yarıp kırmızı başlıklı kız ile ninesini kurtarır.

tr.wikipedia.org

Yapılan konservasyon çalışmalarının ve müze binası inşaatının ardından, kuzeydoğu holünün zeminindeki mozaik, özgün mekânında ziyarete açıldı.

tr.wikipedia.org

Türlü malzemelerden yapılan şerbetler, altın, gümüş ya da billur kaplara konur, çocuğu ziyarete gelenlere o dairede hizmet eden güzel cariyeler tarafından sunulurdu.

tr.wikipedia.org

Geniş ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak ve ziyarete gelen kuzenleri barındırmak için daha fazla ev genişletmesi başladı.

tr.wikipedia.org