Translations for „çıkmaya“ in the German » Turkish Dictionary

sich hinauswagen

çıkmaya cesaret etmek aus: -den

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Sonra köyün evlerindeki ocaklardan su çıkmaya başlamış ve her yer sularla kaplanmış.

tr.wikipedia.org

Bastienne kendini teselli etmek için kuzu sürüsüyle meraya çıkmaya karar verir.

tr.wikipedia.org

Brandon'un sakatlığı yüzünden ilk beş çıkmaya başladı ancak sezon sonunda serbest kaldı.

tr.wikipedia.org

Ancak verilen sözler yerine getirilmeyince kendisi gibi 110 yerleşimciyle beraber yeni topraklar fethetmek için sefere çıkmaya karar verir.

tr.wikipedia.org

Puberte ile birlikte, önce kafatası ve yüz bulguları ortaya çıkmaya başlar.

tr.wikipedia.org

Oyunda, tahta çıkmaya hazır olmayan bir padişahın yaşadığı dramı ve cinnet konu edinir.

tr.wikipedia.org

Alman birlikleri küçük ve dağınık gruplar halinde kuşatmadan çıkmaya çalıştılar.

tr.wikipedia.org

Bu durum, yapının kalıcı olmayacağını, kaçınılmaz başarısızlığın işaretlerinin ortaya çıkmaya başladığını gösterir.

tr.wikipedia.org

Bunda aracın virajlarda oldukça dengesiz olması ve arkadan kayarak kontrolden çıkmaya son derece meyilli olması büyük bir etkendir.

tr.wikipedia.org

Nevada limandan çıkmaya çalışmış, ama liman girişini kapatması olasılığı ile kıyıya yönlendirildi.

tr.wikipedia.org