Translations for „çekmeye“ in the German » Turkish Dictionary

mit etwas kokettieren

bş-i kullanarak dikkati çekmeye çalışmak

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Tüm zamanlar boyunca, politikacılar genellikle tetiği çekmeye hazır bir görüntü sergilediler ve bu durumda savaş da hemen “kolay bir çözüm”e dönüşüverdi.

tr.wikipedia.org

Bilgisayar kamerasını kullanarak fotoğraf ve video çekmeye ve bunlar üzerinde çeşitli etkiler oluşturmaya yarar.

tr.wikipedia.org

Aydınkent (İvriz) mahallesi, 1. ve 2. derece doğal sit alanı içinde kalan bölgenin her tarafı tarih ve doğa kokuyor, ivriz su kaynağının ve çamların uğultusu turistleri buraya çekmeye yetiyor.

tr.wikipedia.org

Oyunda bir kişi tombala torbasını alır ve sırayla sayı çekmeye başlar.

tr.wikipedia.org

Gaga, yerde kanlar içinde yatarken, paparazziler halen sanatçıyı çekmeye devam ederler ve onun kariyerinin bittiği yönünde haberler çıkarırlar.

tr.wikipedia.org

Buna karşılık film müziği olarak hazırladığı besteleri ölümünden çok sonra da, özellikle hazırlanan teyp ve disk ses kayıtları ile, ilgi çekmeye devam etmiştir.

tr.wikipedia.org

KPT'ye göre İnternet'te yer alan sivil itaatsizlik hareketleri, temel hak ve özgürlüklerle ilgili endişeler ve öncelikler konusunda dikkatleri çekmeye çalışıyor.

tr.wikipedia.org

Arabasının benzini bitince, arabadan iner ve otostop çekmeye başlar.

tr.wikipedia.org

Onu yukarı çekmeye çalışan da periler değil, onu tekmelemek için hazırlenen kızgın çiftçidir.

tr.wikipedia.org

Kova, kuyudan su çekmeye, genellikle su ya da sıvı maddeleri taşımaya yarayan, ağzının iki yanına bağlı oynak bir kulpu bulunan, konik silindir biçimindeki kap.

tr.wikipedia.org