German » Turkish

Translations for „üreyen“ in the German » Turkish Dictionary (Go to Turkish » German)

üreyen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Yıllar boyunca aynı yuvada üreyen leylekler yuvalarını kaplamak için her yıl yeni malzeme getirir ve yuvaların içinde kat kat organik malzeme birikir.
tr.wikipedia.org
Benekli sırtlan, doğum zirvesi yağışlı mevsimde meydana gelmesine rağmen mevsime bağlı olmadan üreyen bir hayvandır.
tr.wikipedia.org
Ekolojik bölge, birçok göçmen, kışı geçiren ve üreyen kuş için yaşam alanıdır.
tr.wikipedia.org
Uzun günlerde üreyen hayvanlar arasında örnek olarak halka kuyruklu makiler, atlar, hamsterlar, dağ sıçanları ve vizonlar gösterilebilir.
tr.wikipedia.org
Bu dezavantaj, eşeyli üreyen türlerin gametlerinin haploid, yani yarı kromozomlu olduğu gerçeğine dayanır.
tr.wikipedia.org
Listelemenin kaldırılması sırasında barınak alanı içinde üreyen sadece dört oriks çifti görüldü.
tr.wikipedia.org
Küçük karabatak, tepeli pelikan, küçük balaban, angut, büyük akbalıkçıl, fiyu, pasbaş pakta, elmabaş pakta, bıyıklı sumru ve mahmuzlu kızkuşu alanda üreyen önemli türlerdir.
tr.wikipedia.org
Bu düşünce organik bir madde dışarıda bırakıldığında üstünde üreyen kurtçuk ve larvaların gözlenmesine bağlı olarak geliştirilmişti.
tr.wikipedia.org
Buna karşılık, eşeyli üreyen canlıların yavruları, ebeveynlerinin rastgele karıştırılmış ve bağımsız örneklerinden oluşan kromozomlarını içerirler.
tr.wikipedia.org
Somatik hücrelerin zıddı olarak gametler, eşeyli üreyen canlılarda eşeyli üremeyi tetikleyen ve sağlayan hücrelerdir.
tr.wikipedia.org

Would you like to add some words, phrases or translations?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe