Translations for „şanslı“ in the Turkish » German Dictionary

şanslı ADJ (vom Glück gesegnet)

şanslı

glücklich

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Görevli olarak gittiği ilk işinde, aslında ne kadar şanslı olduğuna inanamaz.

tr.wikipedia.org

Yeterince şanslı olan kızlar sihir güçler kazanıp, günlerini gün etmektedir.

tr.wikipedia.org

Asiler droidi fark edecek kadar şanslıydılar ve hemen tahliye işlemlerine başladılar.

tr.wikipedia.org

Marat'a ölümcül bıçaklamasını önceden pratik yapmadığını şanslı bir darbe ile onu öldürdüğünü soyledi.

tr.wikipedia.org

Bryson kitabını insanların ne kadar çok türün yok olmasına neden olduğunu ve insanlığın yeryüzünde yaşamakla ne kadar şanslı olduğunu anlatarak sonlandırır.

tr.wikipedia.org

Herkesin 3 metrelik buzun kırılmasından sonra ortaya çıkan buz gibi suda yüzecek kadar şanslı olmadığını söylüyor.

tr.wikipedia.org

Eğer bu iki hal enerjice eşitse, her farklı yapılandırma eşit şanslıdır.

tr.wikipedia.org

Harvey ile ilişki kurduğu ve ondan bir şeyler öğrendiği için şanslıydı.

tr.wikipedia.org

Tüm durumların eşit şanslı olduğu durumlarda istatistiksel bir dağılma olmaz.

tr.wikipedia.org

Dünyanın en şanslı ya da en şanssız adamı olarak tanımlanıyor.

tr.wikipedia.org