Translations for „bozulmamış“ in the German » Turkish Dictionary

gut erhalten

bozulmamış

heil

bozulmamış

unverdorben

bozulmamış

urtümlich

tabii, bozulmamış, el değmemiş

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Eksikliği orta derecedeyse tiroid bezi normal miktarlarda hormon bireşimlemek için daha fazla çalışır; böyle durumlarda guatr oluşmasına karşın bireyin sağlığı bozulmamış olabilir.

tr.wikipedia.org

Aynı zamanda, havasız ortamda bulunmaları nedeniyle bozulmamış olduğu varsayılan şehitlerin cenazelerinin de defnedilmeleri söz konusu olabilecek.

tr.wikipedia.org

Solanum tampicense'in selvi bataklıkları gibi bozulmamış sulak alanlarda ve nehir kenarlarının yakınında büyüdüğü bilinmektedir.

tr.wikipedia.org

Worpswede ressamları sanatlarını doğanın ortasında, yapaylıktan uzak ve en basit şekliyle gerçekleştirerek uygarlık tarafından bozulmamış ve hâlâ özgün saflığına sahip olan köylüleri eserlerinde yansıtmak istiyorlardı.

tr.wikipedia.org

Kurşun geçirmez katmanlarda kullanılan camların her ikisinde de kırılma endeksi camın şeffaf tutulması ve bozulmamış bir görünüm sağlaması için neredeyse aynı olmalıdır.

tr.wikipedia.org