Translations for „bulunma“ in the German » Turkish Dictionary

Gegenwart

bulunma

Kuraufenthalt

kürde bulunma

Vorkommen

çıkma, bulunma

Wiederentdeckung

tekrar keşif/bul(un)ma

Vorhandensein

(var) olma, hazır bulunma, mevcudiyet

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bu etkiler üç çeşittir; borçlandırma, tasarrufta bulunma ve kazandırma.

tr.wikipedia.org

Türkçede ismin başlıca beş hâli vardır: yalın hâl (eksiz), belirtme hâli (-i), yönelme hâli (-e), bulunma hâli (-de), ayrılma hâli (-den).

tr.wikipedia.org

Sosyo-ekonomik ve hijyenik durumu iyi olmayan bölgelerde yaşayan insanların midesinde bulunma ihtimali %80'e kadar çıkabilir.

tr.wikipedia.org

Ni %68,077'lik doğada bulunma oranıyla en yaygın nikel türevi durumundadır.

tr.wikipedia.org

Katılımcılar ayrıca, başka bir kişi tarafından bulunma ihtimalinin yüksek olduğu halka açık bir yere veya dijital olarak parayı paylaşmak için not bırakabilirler.

tr.wikipedia.org

Kutsal varlıklardan yardım dilemek amacıyla kurban kesme, saçı verme, mum yakma, para bağışlama gibi eylemlerde bulunma taahhüdü.

tr.wikipedia.org

Böylece yardım veren kişinin yardım davranışına daha fazla zaman ve enerji harcayabilir duruma gelmekte, prososyal davranışlarda bulunma motivasyonu yükselmektedir.

tr.wikipedia.org

Amacının silahlı kuvvetleri "bir arada bulunma, hoşgörü ve farklılıklara saygı sembolü" yapmak olduğunu söyledi.

tr.wikipedia.org

Dolaylı tümleç; yüklemin anlamını yer, bulunma ve yönelme açısından tamamlayan ögedir.

tr.wikipedia.org

Yazılı vasiyette bulunma sonucunda ortaya çıkan belgeye vasiyetname denir.

tr.wikipedia.org