Translations for „huzuru“ in the German » Turkish Dictionary

Ruhestörer

huzuru bozan

Seelenruhe

iç huzuru

Ruhestörung

huzuru bozma, rahatsızlık

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Adelaide, katılanlar arasında "haysiyeti, huzuru ve karakteristik zarafeti" için övgü aldı.

tr.wikipedia.org

Genel olarak görevleri; orman içinde huzuru ve temizliği sağlamak ve herhangi bir tehlikeyi (yangın, izinsiz ağaç kesimi, vb.) engellemeye çalışmaktır.

tr.wikipedia.org

Onun bu kararı vicdan huzuru içinde bulunduğunu ispat edecek nitelikteydi.

tr.wikipedia.org

Merkezde yer alan şanırak ise, ailenin refahını, huzuru ve sakinliği sembolize eder.

tr.wikipedia.org

Siddhartha şimdiye kadar şehrin lüks hayatına alışmış olan oğlunu yanına alır, ona yetingenliği ve huzuru öğretmek ister.

tr.wikipedia.org

Orada yazdığı şiirlerinde saltanat kavgasından tamamen vazgeçtiği, hac farizasını yerine getirmenin verdiği iç huzuru taç ve tahta bile değişmek istemediği görülür.

tr.wikipedia.org

Musâhipliğin farklı aileleri yakınlaştırdığına, bu yönüyle toplumsal barışa destek olduğuna; aynı zamanda şahsî ve manevî huzuru artırdığına inanılır.

tr.wikipedia.org

Küçük yolun motivasyonu (kendi huzuru için aydınlanma) teoride kalırken, insanlar ’büyük yol’a (bütün canlıların huzuru için aydınlanma) motive olmaya çalışmaktadırlar.

tr.wikipedia.org