Translations for „vazgeçilmez“ in the Turkish » German Dictionary

vazgeçilmez

vazgeçilmez

unabdingbar, unerlässlich

vazgeçilmez

unverzichtbar

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Fakat o da solo kariyerinde istenilen başarıyı yakalayamayınca moda dünyasına yöneldi ve magazin basının vazgeçilmez ismi haline geldi.

tr.wikipedia.org

Karides ve ıstakoz kıyı kesimlerin vazgeçilmez yiyecek maddesidir.

tr.wikipedia.org

Lokma, özellikle İzmir kültürünün vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir.

tr.wikipedia.org

Lup ve cımbız, saatçinin vazgeçilmez çalışma arkadaşlarıdır.

tr.wikipedia.org

Lizbon’da bulunan sarı tramvaylar turistler için en popüler ve vazgeçilmez toplu ulaşımlardan biridir.

tr.wikipedia.org

Koku alma duyusu asgari 700 km'ye kadar olan mesafelerde yön bulma için vazgeçilmez bir vasıtadır.

tr.wikipedia.org

Bu yemek düğünlerin vazgeçilmez yemeği olup kayısı kurusu siyah erik kişniş ve üzüm katılıp üzerine şeker ve su ilave edilir ve kaynatılır.

tr.wikipedia.org

Filmografisi zengindir, pek çok filmde romantik sahnelerin vazgeçilmez müziği olmuştur.

tr.wikipedia.org

Kavrayışı elde etmek için ihtiyaç duyulan zihinsel konsantrasyona ulaşma yolunda, farkındalık gelişimi vazgeçilmez bir öneme sahiptir.

tr.wikipedia.org

Bölgede bilhassa kış aylarının vazgeçilmez giyeceklerinden olan yün çoraplar da önemli bir yere sahiptir.

tr.wikipedia.org