Translations for „yüzmek“ in the Turkish » German Dictionary

yüzmek <-er> VB trans, intr

1. yüzmek (Tier):

yüzmek -i

abhäuten etw

2. yüzmek:

yüzmek

schwimmen

Phrases:

yüzmek bir şey içinde

im Überfluss haben, schwimmen (in) in etw

yüzmeye gitmek

schwimmen gehen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Cirrina alt takımında yer alan ahtapotlar su püskürtemezler ve yüzmek için yüzgeçlerini kullanırlar.

tr.wikipedia.org

Ada yoğun bir bitki örtüsü ile kaplıdır, konumu nedeniyle yüzmek için kullanılan birkaç kumlu haliçe sahiptir ve neredeyse her zaman eğlence amaçlı balıkçılık için uygundur.

tr.wikipedia.org

Güçlü fleksör kaslar, alt bacağı femurla birlikte geri çekerek, yüzmek için gereken güçlü geriye doğru itmeyi sağlardı.

tr.wikipedia.org

Bugün halen kullanılmakta olan "dalgaya karşı yüzmek", "büyük balık küçük balığı yer", "kafasını tuğla duvara vurmak", "dişine kadar silahlanmak" gibi atasözleri bulunur.

tr.wikipedia.org

Bazı durumlarda, yüzmek veya sadece akıntıya kapılmak da yayılım için yeterli olabilmektedir.

tr.wikipedia.org

Jasıbay, temiz suyu ve plaj manzarası sayesinde turistler arasında yüzmek için gözde yerlerden birisidir.

tr.wikipedia.org

Büyük gruplar halinde yüzmek, saldırı sırasında farklı yönlere ayrılmak bunlardan sadece birkaçıdır.

tr.wikipedia.org

Halszkaraptor hem suda hem karada yaşayabileceği özelliklere sahipti; koşması için güçlü arka bacakları varken yüzmek için palet benzeri daha küçük önayakları vardı.

tr.wikipedia.org

Yüzmek ve sabit bir bisiklet kullanmak gibi aerobik egzersizler periferal nöropatiye yardımcı olabilir, ancak ayaklara aşırı basınç uygulayan aktiviteler (örneğin, uzun mesafeler yürüme, koşma) kontrendikedir.

tr.wikipedia.org

Genellikle bir rip akımına karşı doğrudan kıyıya yüzmek mümkün değildir, bu yüzden bu önerilmez.

tr.wikipedia.org