German » Turkish

Translations for „yapıp“ in the German » Turkish Dictionary (Go to Turkish » German)

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Alman avcı uçakları, çevrede İngiliz uçağı göremediklerinde, ki bu sıklıkla olan bir şeydir, pike yapıp makineli tüfekleriyle kumsaldaki askerleri tararlar.
tr.wikipedia.org
Deneme yanılma yöntemi, bir uygulamayı teoride kalmayarak, uygulamada deneyerek yapıp sonucunda ortaya çıkacak başarılı ve başarısız sonuçları bizzat gözlemleyerek bir sonuca ulaşma yöntemi olarak adlandırılabilir.
tr.wikipedia.org
Törenin amacı çay yapıp içmekten çok, doğaya karışmak, onun içinde kaybolmak, bu yolla ruhu aydınlatmaktır ve doğallığın yanı sıra sükunet, sadelik estetik ve zarafetle örülü bir arınma sürecidir.
tr.wikipedia.org
Yazlıkçı balkonunda mangal yapıp, esneye esneye salıncakta sallanır.
tr.wikipedia.org
Bazen pas verenin asist yapıp yapmadığına karar vermek için değerlendirme yapılır.
tr.wikipedia.org
Kalabalıkları sayma konusunda kullanılan temel yöntem havadan çekilen fotoğrafın üzerinde alan hesaplaması yapıp kalabalığın bu alan üzerindeki dağılım oranlarının da hesaplanması şeklindedir.
tr.wikipedia.org
Gebelik boyunca anne adaylarını huzursuz eden en önemli konu normal doğum yapıp yapamayacağını düşünmesidir.
tr.wikipedia.org
Oyunda amaç, tır şoförlüğü yapıp kargo görevini yerine getirmektir.
tr.wikipedia.org
Bu çok değişik uç değerler bıyık çizgilerini çok uzun yapıp, geri kalan verilerin birbirine çok yakın olmalarına, hatta birbirleri ile çakışmalarına, neden olabilir.
tr.wikipedia.org
Evdeki gençler tavan arasında sabun tozu yapıp para kazanmaya çalışsa da hayalleri hüsranla sonuçlanır.
tr.wikipedia.org

Would you like to add some words, phrases or translations?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe