Translations for „gözetmeksizin“ in the German » Turkish Dictionary

alles über einen Kamm scheren

fark gözetmeksizin aynı şekilde davranmak

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Ancak erkek terimi aynı zamanda bazen yaş gözetmeksizin bir eril insanı tanımlamak için de kullanılır; tıpkı "erkek basketbolu" ifadesinde olduğu gibi.

tr.wikipedia.org

Böylece eski çağlarda birçok dilde görülen sanat/zanaat özdeşliği; kullanılmak için değil de, hiçbir çıkar gözetmeksizin yalnızca hoşlanmak amacıyla seyredilmek için nesneler üretilmesinin birbirinden ayrılmasıyla ortadan kalktı.

tr.wikipedia.org

Kurumun kendini tanıttığı misyonu, ‘ırk, din ve etnik köken gözetmeksizin herkese yardım eli uzatmak’ tır.

tr.wikipedia.org

Aşırı itimat ya da küstahlık, başarısızlık ihtimalini gözetmeksizin başarılı olan birine (ya da bir şeye) aşırı inançtır.

tr.wikipedia.org

Sovyetler'e üye seçme ve seçilme hakkı, ulus ve ırk ayrımı, cinsiyet, eğitim ve eğer varsa dinsel inanış gözetmeksizin, tüm yetişkin kadın ve emekçilere verildi.

tr.wikipedia.org

Miting partiler üstü bir miting olacak ve parti ayrımı gözetmeksizin herkes katılabilecekti.

tr.wikipedia.org