Translations for „ağlar“ in the Turkish » German Dictionary

çağlar

çağlar

Wasserfall m

çağlar

Kaskade f

atalar N

atalar

Ahnen pl

atalar

Vorfahren pl

dolar N

dolar

Dollar m

dolar kuru

Dollarkurs m

onlar PRON Plural von

onlar → o:

onlar

jene

onlar

sie

See also o , O

o <-nu> PRON

1. o:

o

er/sie/es

2. o:

o

jene(r, s)

3. o:

o

der/die/das dort

o derece

dermaßen

o derece

desto

o halde

in diesem Fall

o halde

also, folglich

o kadar

dermaßen

o kadar

so sehr, so viel

o sırada

in diesem Augenblick

o sırada

währenddessen

o zaman

damals (wenn es so ist)

o zaman

in diesem Fall

o zamandan beri

seitdem, seither

o zamandan itibaren

von da an

o zamanki

damalig

o zamanlar

damals

O, o N

O

18. Buchstabe des türk. Alphabets

yular N

yular

Halfter nt

çalar

çalar

Schlagwerk nt

çalar saat

Wecker m

dalar

dalar → dalmak

See also dalmak

dalmak <-ar> VB intr

1. dalmak:

dalmak

tauchen

dalmak -e

untertauchen in etw

2. dalmak (in Gedanken):

dalmak -e

sich vertiefen in etw

3. dalmak:

dalmak

einnicken

kılar

kılar → kılmak

See also kılmak

kılmak <-ar>

kılmak

machen (Stützverb wie etmek, yapmak)

mümkün kılmak

ermöglichen

mecbur kılmak -e zu

zwingen

namaz kılmak

das (fünfmalige islamische) Gebet verrichten

salar

salar → salmak

See also salmak

salmak <-ar> VB trans

1. salmak:

salmak -i

loslassen, losmachen etw

2. salmak (Licht, Wärme):

salmak -i

ausstrahlen etw

3. salmak (Gefangene):

salmak -i

freilassen jdn

4. salmak (Licht):

salmak -i -e

werfen etw auf etw

5. salmak (Geruch):

salmak -i

verbreiten, verströmen etw

6. salmak (Seil):

salmak -i -e

hinunterlassen etw in etw

7. salmak (Nachricht):

salmak -i

(ab)schicken etw

8. salmak:

salmak köpeği -e

hetzen Hund auf jdn

solar

solar → solmak

See also solmak

solmak <-ar> VB intr

1. solmak (Gesicht):

solmak

blass werden

2. solmak:

solmak

verwelken

3. solmak (Stoff, Farbe):

solmak

ausbleichen

yılar

yılar → yılmak

See also yılmak

yılmak <-ar> VB intr

1. yılmak:

yılmak -den

zurückschrecken vor etw

2. yılmak:

yılmak -den

satthaben etw

yolar

yolar → yolmak

See also yolmak

yolmak <-ar> VB trans

1. yolmak a. fig:

yolmak -i

rupfen etw

2. yolmak (Haare):

yolmak -i

ausraufen etw

3. yolmak (Unkraut):

yolmak -i

jäten etw

4. yolmak:

yolmak

neppen

yolmak -i

ausnehmen jdn

ağlama

ağlama

Weinen nt

ağlama

Klagen nt

bunlar PRON

bunlar Plural von bu:

bunlar

diese (hier)

See also bu

bu <-nu> PRON

1. bu (adjektivisch):

bu

diese(r, -s)

2. bu (substantivisch):

bu

der, die, das (hier)

bu amaçla (Zweck)

dafür

bu anda

in diesem Augenblick

bu anda

momentan

bu ara

zurzeit

bu arada

einstweilen

bu arada

in der Zwischenzeit

bu defa

diesmal

bu gibi

derartig

bu gibi

dergleichen

bu hususta

diesbezüglich

bu ne?

was ist das?

bu ne demek oluyor?

was soll das heißen?

bu kadar

so viel

bu sırada

in diesem Augenblick

bu şartla

insofern, insoweit

bu şekilde

dadurch

bu yana

bis jetzt

bu yana

bis hier

1990'dan bu yana

seit 1990

bu yılki

diesjährig

bu yüzden

daher

şunlar PRON

şunlar Plural von şu (substantivisch):

şunlar

diese (da)

See also şu

şu <-nu> PRON

1. şu (adjektivisch):

şu

diese(r, s)

şu

jene(r, s)

2. şu (substantivisch):

şu

der, die, das da [veya dort]

şu anda

in diesem Augenblick

şu anda

momentan

şu halde

also, folglich

şu şartla

insofern, insoweit

şu şartla

unter der Bedingung

şu şekilde

folgendermaßen

Adalar

Adalar

(die) Prinzeninseln pl

Gotlar

Gotlar

Goten pl

bağlam N

bağlam

Kontext m

bağlam (Text)

Zusammenhang m

sağlam ADJ

1. sağlam:

sağlam

fest, stabil, solide

2. sağlam:

sağlam

dauerhaft, beständig

3. sağlam:

sağlam

unversehrt

sağlam

ganz

4. sağlam:

sağlam

zuverlässig

sağlam

sicher

Phrases:

sağlam

gesund

sağlama bağlamak -i

absichern etw

bağlaç <-cı> GRAM

bağlaç

Konjunktion f